BU TAKIM BİZİM TAKIM
Hani diyoruz ya futbolla yatan futbolla kalkan bir ülkeyiz diye. Kimse kusura bakmasın arkadaş Filenin Sultanları bize Voleybolu ezberletmekle kalmadı, gecenin alaca karanlığında ya da sabahın erken vaktinde bizi ekran karşısına sürüklemeyi başardı.
Kulüp takımlarımızdan Vakıfbank’ın Dünya ve Avrupa arenasında gösterdiği başarılar ve birinciliklerin ardından milli takımımızın önce Milletler ligi daha sonrasında Avrupa şampiyonu olması futbola olan sevgiyi böldü diyebilirim.
Maçların oynandığı salonların tıka basa dolması bir yana her şeyden önemlisi voleybol izleyicisinin salonlarda ailece yer alması ile birlikte maçların daha zevkli, sevilir ve çekişmeli hale gelmesinde Türk voleybolunun son yıllarda göstermiş olduğu üst seviye başarılar hiç kuşkusuz başrol oynamaktadır.
Bacasız sanayi dediğimiz futbolun Dünya üzerindeki bütçesi milli gelir seviyesi düşük ülkelerin çok, çok önüne geçerken ne yazık ki ortaya konulan bütçe ile futbolda ki büyüme aynı seviyede olmadı. Olmayınca da takımlar birer, birer batmaya ve kapanmaya başladı.
Oysa aynı başarılar ve daha fazlası özellikle basketbol ve voleybol da yüzümüzü güldürürken harcanan rakamlar ya da ortaya konulan bütçeler futbolun çok altında kalarak insanların küçük bütçelerle büyük başarılar elde edebileceğini ve mutlu olabileceğini gösterdi bize diyebilirim.
Tabii bu söylediklerime ek olarak salon sporlarının taraftar kitlesine bıraktığı en güzel hediye ne derseniz şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Önce yapılan sporun bir temaşa, sohbet, eğlence olduğunu, ağızlarda argo ya da küfürlü bir tek sözün olmadığını, salon sporlarının sevgi ve saygı sporu olduğunu söyleyebilirim.
Daha önceki yazılarımda ve çeşitli televizyon programlarında şehrimizde salon sporlarının eksikliğine değinmiş, yıllar önce gerek voleybol gerekse basketbol sporuna olan potansiyelimizi ileriye taşıyamadığımızı anlatmıştım. Tabii bu arada imkân denilerek geçici çözümlerle birkaç takımımız liglerde ve Avrupa kupalarında mücadele etmelerine rağmen kulüp yönetenlerinin bakış açılarıyla orantılı olarak hedeflerinden kısa sürede vazgeçerek kapılarına kilit vurdukları daha dün gibi akıllarda duruyor.
Şimdi bu takım bizim takımımız diyerek şehrimize bir tohum daha serpildi, Tiffany Tomato Bordo spor kulübü. Birçok değerli Elazığ iş insanının gönül birliği yaparak oluşturduğu ekip kollarını sıvazlayarak koyuldular işe. Bu eksikliği biz gidereceğiz diyerek, önce kalıcı gelir, sonrası altyapı ve sultanlar ligi. Allah emeklerini boşa vermesin. Takım iyi gidiyor, birinci ligde mücadele ediyorlar ve bir tık ötesinin sultanlar ligi olduğunu biliyorlar. Tek eksikleri tanıtım. Kadın dayanışmasının örneklerini sunuyorlar, kadınlarımızı, kızlarımızı maçlarına bekliyorlar.
Biz biliyoruz ki bunu basketbol sporunda daha önce başardık, şimdi de başaracağız. Salonları dolduracağız. Ses vereceğiz hep birlikte onların bordosuna biz beyazı ekleyip salonları bordo beyaz bayraklarla donatacağız.
Teşekkürler bordo spor kulübü, teşekkürler filenin Elazığ da ki sultanları, teşekkürler bu işe gönül verenler iyi ki varsınız.